aç kalbini bana buralar dar
hepimiz aynı cehenneme sahip farklı bedenler değil miyiz?
be your own rainbow
Toby Harvard
'Ruh' nedir bilmeden 'acısını' öğreniyoruz. Bir kitap okuyoruz ve kendimize hayali dünyalar kurmayı keşfediyoruz. Uzaktan kısık sesle kulağa hoş gelen bir şarkı duyuyoruz sonra da susup dinlemeye alışıyoruz. Yağmurdan kaçan, güneşten saklanan insanlar görüyoruz; yanlış neymiş anlıyoruz. Hastalıklı zihniyetlerin serbestçe dolaştığı sokaklarda özgürce gezemeyen bizler, çaresizliğin kölesi oluyoruz. "Mutluyuz-mutsuzuz, huzurluyuz-huzursuzuz, güvendeyiz-güvensiziz" zıtlıkları fark ettiğimizde yalan söylemeye mecbur bırakılıyoruz. Doğru söylerseniz sorgulanırsınız. Anlatırsanız anlamazlar ama hüküm koyarlar; 'bencilsin', 'nankörsün' diye anlınızın ortasına hiç umursamadan damgayı basarlar. Yaşıyoruz ne de olsa. Böylelikle biz de umursamamayı öğreniyoruz zamanla. Sonra.. sonrası kaderiniz ve sizin iradenizin seçimlerine kalmış.
Anlamını aldın da gittin gökyüzü'nün.
fotografia digital
Cristian Sanchez
Grażyna Smalej (Polish, b. 1976, Chełm, Poland) - 1: Bath XXX, 2010 2: Bath XXIX, 2010 Paintings: Oil on Canvas
“Yaşamımızı ölüm kaygısıyla, ölümümüzü de yaşama kaygısıyla bulandırıyoruz.”
—
(via gelecegebak)